Başlarken

Her Müslümanın yeni bir işe, başlarken sünnet olduğu için yapması gerektiği gibi bende Alemlerin Rabbi Allah (CC)’a hamd;  Peygamberimiz Hz. Muhammed (SAS)’e, aline ve ashabına salat ve selam ederek başlamak istiyorum.

“Bismillahir Rahmânir Râhim”. [Rahman ve Rahim Olan Allah’ın Adıyla].

“Rabbenâ âtinâa min ledünke rahmeten ve heyyi’lenâ min emrinâ raşedâ”.  [Rabbimiz! Bize kendi katından rahmet ver ve işimizi rast getir].

Allah’u Teâla’nın izni ile başladığımız bu yolculuğun başının ve sonunun hayırlı olmasını, yazdıklarımızı doğru ve anlaşılabilir olarak yazabilmeyi, yanlış anlaşılabilecek (yorumlanabilecek) konulardan uzak durabilmeyi nasip etmesini Yüce Allah’tan niyaz ediyorum.

Sevgili Agemder dostları,

Bu köşede, bundan sonra Allah nasip ederse; sağlık ve sıhhat verirse ayda bir sizlerle beraber olmaya çalışacağım.

Gün gelecek sevinçlerimizi paylaşıp çoğaltmaya, gün gelecek acılarımızı paylaşarak azaltmaya çalışacağız.

Bildiklerimizin de paylaşıldıkça kıymetlendiğine inananlardan olduğumu ifade etmek istiyorum. Sadece bizde olan bilgilerin değeri nasıl anlaşılabilir ki?

Gün gelecek birbirimizin tecrübelerinden (iş, meslek, hayat vb) yararlanmaya çalışacağız. Her türlü; soru, sorun, görüş, eleştiriye (art niyetli olmamak şartıyla) açık olduğumu peşinen ilan ediyorum.

Ancak sürekli olarak bir köşede yazı yazmanın da çok zor olduğunu biliyorum. Bu nedenle sizlerden yardım ve peşinen sabır ile özellikle konu seçiminde yardımlarınızı bekliyorum.

Nereden başlayalım diye düşünürken birden aklıma kendimizden ve en yakınlarımızdan başlamamız gerektiği geldi. Tamam dedim. Önce kendimizi nefsimizi terbiye etmeden, düzeltmeden hiçbir şey yapamayacağımızı düşündüm. Günümüzde herkes karşısındakinin kendi çizgisine gelmesini kendisi gibi düşünmesini istiyor ve bekliyor. Hâlbuki bizim gücümüz öncelikle sadece kendi nefsimize yeter. Söylemlerimizi eylemimize yansıtmadığımız sürece etki göstermeyeceğini bilmemiz gerekiyor. Haydi, Bismillah o zaman Söylem – Eylem birlikteliğimizi sağlamak üzere kendi kendimize söz vererek başlayalım. Tutamayacağımız sözleri vermeyelim. Kendimiz için istediklerimizi en yakınlarımızdan başlayarak diğerleri için de isteyelim. Kendimiz için istemediklerimizi en yakınlarımızdan başlayarak diğerleri için de istemeyelim. Yaptığımız işleri en iyi şekilde yapmaya gayret edelim. İşimizin hakkını verelim. İşimizi ciddiye alalım.

Bu ilk yazımı, bugünlerde gündemde olan, Bangladeş Cemaat-i İslami Partisi lideri Matiur Rahman Nizami’nin şehadete yürürken dünya Müslümanlarına yönelik yazdığı ve her Müslüman’ın tekrar tekrar okuması gereken mektubunun konumuzla ilgili bölümünü paylaşarak bitirmek istiyorum:

 “Size son sözlerim şudur; Her zaman batılın, zulmün ve haksızlığın karşısında ilmi mücadeleye devam edeceksiniz. Bir mümin asla Allah’tan ümidini kesmez. Hayatınızın sonuna kadar Allah yolunda bir gaye ile görevinizi sürdüreceksiniz. Batılın tüm tuzaklarına ilim yoluyla cevap vereceksiniz. Kadınlarımızın yetiştirilmesine ve ahlâk yoluna önem vereceksiniz. Halkım ve dünya Müslümanlarından dua istiyorum.” 

Selam ve dua ile.